Cem Yılmaz’ın yeni filmi Ali Baba ve 7 Cüceler, vizyondaki yerini aldı. Film genel olarak Şenay ile kayınbiraderi İlber’in maceralarını konu alıyor. İstanbul’dan Bulgaristan’a uzanan hikayede Cüccaciyeci Şenay ve İlber’in bahçe süsü cücelerini yurt dışına satıp kısa yoldan zengin olmaya çalışmaları anlatılıyor. Ama Boris Mançov adındaki bir mafyanın ağına düştükleri an film başka bir boyuta geçiyor.
Herkesin kafasında kırılamayan bir önyargı var. “Cem Yılmaz’ın stand up şovları muazzam ama filmleri o kadar güldürmüyor” diye. Ama Cem Yılmaz’ın gösterilerinde gerçek hayata dair nokta atışlarını izlerken, filmlerinde genellikle daha fantastik ve yüksek hayal gücü ile karşılaşıyoruz. Filmde Açlık Oyunları filmine de göndermeler bulunuyor. Aynı zamanda belki çoğu kişi bilmiyor ama Cem Yılmaz’ın kardeşi Can Yılmaz da filmde rol alıyor.
Ali Baba ve 7 Cüceler, ünlü komedyenin diğer filmleriyle kıyaslanmamalı. Tıpkı bir önceki film Pek Yakında için “o kadar komik değildi ama güzel filmdi” eleştirileri yapıldığı gibi. Yani Cem Yılmaz’dan sürekli güldürmesi ve komik filmler yapması bekleniyor. Ama aslında kendisi çok başka bir kafada ve bambaşka bir şey anlatmaya çalışıyor. Gösterilerinde tek amacı güldürmekken, filmlerinde ise kendini bu konuda mecbur hissetmiyor. Tabi bu da onun en doğal hakkı.
Film, hikayesinden önce teknik açıdan görsel ve kalite olarak gayet başarılı. Özellikle tür olarak komedi olmasına rağmen ciddi masrafların yapıldığı gözden kaçmıyor. Kısaca film için sıkmayan, birbirini takip eden ve hikayesiyle gayet akıp giden bir iş olmuş diyebiliriz.
İyi seyirler…
Bir cevap yazın